19 Mayıs’ta Utanmak

Tam boy görmek için tıklayın.

 

Aziz Atatürk;

Bugün 19 Mayıs,

Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı…

Mutlu olmamız lazım… Bayramı coşkuyla kutlamamız lazım… Ama ben utanıyorum…

 

Utancımın nedeni, sana karşı duyduğum mahcubiyet…

 

Sen “Ne Mutlu Türküm Diyene” dedin…

Biz, Türk’üm derken utanıyoruz…

 

Sen “Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir” dedin…

Biz, ilimden başka her şeyi mürşit edindik…

 

Sen, “Türk, Öğün, Güven, Çalış” dedin…

Biz yalnızca öğündük, çalışmadık…

 

Sen “Yurtta sulh, cihanda sulh” dedin,

Biz ne yurtta barışı sağlayabildik, ne cihan barışına bir katkımız oldu,

 

Sen “Bilelim ki, milli benliğini bulmayan milletler başka milletlerin avıdır.” dedin…

Biz, milli benliğimizi kaybettik…

.

Sen “Laiklik” dedin,

Biz, laiklik dinsizliktir dedik…

 

Sen “Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlından biri kopmuş demektir.” dedin,

Biz sanatı önemsemedik, sanatçıya değer vermedik…

 

Sen “Milli sınırlar içinde bulunan yurt parçaları bir bütündür; birbirinden ayrılamaz.” dedin,

Biz, bölücülüğe karşı elimiz kolumuz bağlı oturduk, seyrettik…

 

Sen, “Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.” dedin,

Biz, dilimizi yabancı kelimelerin istila etmesine sessiz kaldık,

 

Sen, “Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın” dedin,

Biz, kadın tacizlerine, kadın cinayetlerine tepkisiz kaldık, kadının ikinci sınıf yurttaş olmasını önleyemedik,

 

Sen, “Tarih yazmak, tarih yapmak kadar önemlidir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanı şaşırtacak bir nitelik alır.” dedin…

Biz, tarihçi diye ortaya çıkan, sahtekarlara, fesli tanzimat zamparalarına değer verdik…

 

Sen, “Öğretmenler! Cumhuriyet sizden düşünceleri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.” dedin…

Bizler, düşüncelerini ve vicdanlarını satan nesiller yetiştirdik,

 

Sen, “İstiklal, istikbal, hürriyet, her şey adaletle kaimdir!” dedin,

Biz adalete güveni yok ettik…

 

Sen, “Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, içerdeki cephenin suskunluğudur” dedin…

Biz, 11 Kasım 1938’den beri susuyoruz…

 

Bu kıyaslamalarla ilgili yüzlerce sayfa yazabilirim…

 

Özetle;

Sen ne dedinse, ne yaptınsa,

Biz tersini yaptık…

 

Mahcubum utanıyorum…

Sana layık bir nesil olamadık…

 

Umarım bu bayram günü utançtan kurtulacağımız günlerin başlangıcı olur… Umarım gelecek nesiller, Gençliğe Hitabının gereğini tam olarak yerine getirirler…

 

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYEBİLENLERİN BAYRAMI KUTLU OLSUN…

Fazlı KÖKSAL

Yazar
Fazlı KÖKSAL

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2025

medyagen