Rusya’ya Ukrayna savaşının bedelini ödetmek

Tam boy görmek için tıklayın.

Prof.Dr. Joseph E. STİGLİTZ[i]

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin dördüncü yılı yaklaşırken, Avrupa Birliği Ukrayna’nın sahadaki mücadelesine gerçek anlamda etki edecek en güçlü adımlardan birini hâlâ atmış değil: Dondurulmuş Rus varlıklarını Ukrayna’nın Rus ordusuna karşı savaşmasına yardımcı olacak şekilde kullanmak. Bu adım, Ukrayna’nın — ve aynı zamanda Avrupa’nın — geleceğinin güvence altına alınmasına büyük katkı sağlayacaktır. Bu hafta, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, AB ülkelerinin Ukrayna’nın finansal desteğine yönelik bir çözümü önümüzdeki günlerde sonuçlandıracağını doğruladı. Rusya, Ukrayna’nın sivil altyapısını — evleri, enerji üretim ve dağıtım sistemlerini, ısıtma ve su sistemlerini — vurmaya devam ederken, finansal destek ihtiyacı son derece büyük. Savaş 2026’da sona erse bile, yeniden inşa maliyetlerinin (500 milyar doları çok aşacak) hesaba katılmadığı durumda dahi, Ukrayna ekonomiye verilen zararın etkileri nedeniyle önümüzdeki iki yılda yaklaşık 140 milyar dolara ihtiyaç duyacak.

Ukrayna, kendisinden çok daha büyük olan işgalciyle neredeyse durma noktasına gelene kadar savaşarak yiğitçe direnmeye devam ediyor. Rusya’nın kayıpları (ölü ve yaralı toplamı) bir milyonu aşmış durumda. Ancak bunca can kaybı Rusya’ya çok az şey kazandırdı — II. Dünya Savaşı’ndan beri görülen en şiddetli çatışmalarla harap olmuş topraklar, yıkılmış şehirler ve mayınlarla dolu bir arazi. Rusya, savaşı başlatırken belirlediği stratejik hedeflerin hiçbirine ulaşamadı. Şubat 2022’de, Rusya’nın geniş çaplı işgalinden kısa bir süre sonra, Rus merkez bankasının 300 milyar dolarlık varlığı (çoğunlukla faiz getiren menkul kıymetler) Batılı finans kurumlarında hareketsiz hale getirildi. Ekim 2024’te G7 ülkeleri bir Olağanüstü Gelir Hızlandırma (ERA) programı oluşturarak Ukrayna’ya bu hareketsizleştirilmiş Rus varlıklarının faiziyle finanse edilen krediler sağladı. ERA kapsamında, planlanan 45 milyar avroluk kredi paketinin yaklaşık 30,9 milyar avroluk bölümü şu ana kadar Ukrayna’ya aktarılmış durumda.

Peki Avrupa’daki yargı yetkileri içinde dondurulmuş olan esas varlıklar ne olacak? Bunların birçoğu nakde dönüştü ve bu nakit, varlıkların büyük bölümünü elinde bulunduran Belçikalı finans kurumu Euroclear tarafından, Avrupa Merkez Bankası bünyesindeki çok düşük faiz getiren bir hesaba yatırılıyor.

Kısa bir süre önce yapılan bir AB Konseyi toplantısında bu varlıkların Ukrayna’ya 210 milyar Avro tutarında bir “Tazminat Kredisi” vermek üzere kullanılması ve bu kredinin ancak Rusya’nın Ukrayna’ya neden olduğu yıkımı tazmin etmesi halinde geri ödenmesi görüşüldü. Pratik açıdan tek fark Euroclear’ın bu parayı AAA dereceli ECB mevduatları yerine AAA dereceli Komisyon tahvillerine yatırması olacaktır. Rusya prensip olarak Ukrayna’ya geri ödeme yaptıktan sonra bu varlıkların mülkiyetini geri alabilir ve böylece Tazminat Kredisi geçici ve geri döndürülebilir hale gelir. Daha önce de vurguladığımız gibi, bunun “kamulaştırma” olarak algılanma riski yoktur. Dondurma ve ERA programının eleştirmenlerinin öngördüğü hiçbir olumsuz etki gerçekleşmedi. Euro, hâlâ dolardan sonra ikinci sıradadır ve Avrupa finans kurumları dünyanın dört bir yanındaki yatırımcılar için güvenli liman olmayı sürdürmektedir.

Rusya, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa’nın karşılaştığı en ciddi güvenlik krizini yaratırken, uluslararası hukuk ve normları çiğnerken, varlıkları Avrupa kurumlarının korumasından yararlanmaya devam ediyor. Ancak adil bir dünyada iki tarafı birden seçemezsiniz. Bir yandan Rus askeri istihbaratı tarafından yürütülen GPS karartmaları, kundaklamalar, sabotajlar, siber saldırılar ve dezenformasyon kampanyalarıyla Avrupa’ya saldırıp; diğer yandan Avrupa’nın finansal ve hukukî korumasından yararlanamazsınız.

Eğer Rusya üzerindeki baskının artırılması gereken bir zaman varsa, o zaman tam da şimdi. Petrol ve gaz gelirleri keskin şekilde düşerken, Rusya savaşını finanse etmekte giderek zorlanıyor. Bu arada savunma harcamaları artıyor ve yüksek enflasyon Rus tüketicilerini ağır şekilde vurmaktadır.

ABD’nin ikincil yaptırımlarının etkisiyle, Hindistan’ın en büyük şirketi Rus petrolü ithalatını durdurdu. Dört büyük Çin devlet petrol şirketi de kısa vadede Rus petrolü almaktan kaçınacaklarını açıkladı. Çin ve Hindistan birlikte Rus petrol satışlarının yaklaşık %85’ini oluşturuyor ve bu pazarların kaybı Rusya’nın savaş çabalarını ağır biçimde baltalayacaktır. Dolayısıyla, Rusya’nın savaşı kendisi için elverişli koşullarda sona erdirmek istemesinde şaşırtıcı bir şey yok.

Belçika Başbakanı Bart de Wever, Tazminat Kredisi’nin kalan riskini paylaşmak için diğer AB ülkelerinden, Rusya Federasyonu’na verilecek herhangi bir tazminattan Belçika’nın sorumlu olmayacağına dair garanti talep etti. Böylece her üye devlet kredinin bir kısmını (gayri safi milli gelire dayalı olarak) garanti edecektir. De Wever’in endişeleri temelsizdir. Birleşmiş Milletler Şartı’nın ağır ihlalleri ve Rusya’nın işlediği savaş suçlarının boyutları göz önüne alındığında, Rusya’ya karşı Belçika’nın geri ödemek zorunda kalacağı başarılı bir tahkim ya da kararın yolu yoktur. Hareketsizleştirme AB hukuku nedeniyle gerçekleşti ve Avrupa Konseyi, Rusya’nın Kırım’ı yasadışı bir şekilde ilhak ettiği 2014 yılında, Rusya’nın Ukrayna’yı ilk işgaline yanıt olarak, herhangi bir potansiyel kararın uygulanmasını zaten sınırlandırdı.

Yine de, bu engeli aşmak için AB üye ülkelerinden kredi garantileri gerekiyorsa, bunlar gerekli ölçüde sağlanmalıdır. Belçika risk altında olmadığından, garanti sağlayıcılar için herhangi bir risk söz konusu değildir. Ayrıca, Avrupa ülkeleri Rusya ile olan ikili yatırım anlaşmalarını feshetmelidir -ki bunu uzun zaman önce yapmaları gerekirdi. Rusya pek çok Avrupa şirketini ele geçirerek bunu zaten etkili bir şekilde yaptı. Birçok Avrupa liderinin kabul ettiği gibi, Avrupa’nın (Birleşik Krallık ve Norveç dahil) kendini savunabilmesi gerekir. Ukrayna’ya bir Tazminat Kredisi sağlanması, bu yönde Avrupalıların Amerikan müdahalesi olmadan atabilecekleri güçlü bir adımdır.

Bu seçeneğin peşinden gitmemek ahlaki açıdan yanlış olacaktır. Ukrayna’da yol açtığı yıkımdan Rusya sorumludur. Tazminat kredisi bir nebze de olsa adaleti sağlayacaktır; ancak bu miktar, milyonlarca Ukraynalıya verilen zarar bir yana, Rusya’nın fiziksel altyapıya verdiği zararın sadece küçük bir kısmını temsil etmektedir. Bütün bir nesil bu travmayı hayatlarının sonuna kadar taşıyacaktır.

Tazminat Kredisi yalnızca adalet meselesi değildir. Hayatta kalma meselesidir. Ukrayna’yı savunmak, Avrupa’yı savunmaktır. Avrupa, Moskova’dan gelen açık, güncel ve ölümcül tehdide karşı koymak istiyorsa güç kullanma konusundaki korkusunu yenmelidir.

———————————————-

Kaynak:

https://www.karar.com/yazarlar/joseph-e-stiglitz/rusyaya-ukrayna-savasinin-bedelini-odetmek-1606065

[i] Nobel ödüllü Amerikalı iktisatçı ve Columbia Üniversitesi öğretim görevlisi

Yazar
Kırmızılar

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2025

medyagen