Askeri Ceza Kanunu’nda Değişiklikle Emekli Askerlere Susma Yasağı mı?

Tam boy görmek için tıklayın.

Prof. Dr. Celalettin YAVUZ[i]

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)’nin görevdeki ve emeklileri için Askeri Ceza Kanunu’nda yeni düzenlemeleri öngören yasa tasarısı Meclis’e sevk edildi. Tasarı özellikle emekli subaylar tarafından üzüntüyle karışık bir tepkiye sebebiyet verince bu gelişmeler ele alındı.

Bilindiği üzere Meclis’e sevk edilen 9’ncu Yargı Paketi’nde casuslukla ilgili yeni tanımlar ve buna uygun yaptırımlar söz konusu olacakmış. Aslında casuslukla ilgili olarak Türk Ceza Kanunu (TCK)’nda “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri veya yetkili makamların açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken hususları elde etmeye yarayan ve elde bulundurulması için kabul edilebilir bir neden gösterilemeyen belgelerle veya bu nitelikteki herhangi bir şeyle yakalanan kimseye bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir!” hükmü mevcuttur. Henüz bu konu tartışılırken bu kez de emekli askerleri de yakından ilgilendiren yasaklamalar gündemde.

Görevdeki ve Emekli Askerleri İlgilendiren Düzenlemeler ve Haklı İtirazlar

Bu yasaklama; Askeri Ceza Kanunu’na “Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kadro ve kuruluşunda kamu görevlisi iken bu sıfatı sona erenlere, Bakanlığın görev ve sorumluluklarına ilişkin konularda, MSB’den izin alınmaksızın, rütbeleri dışında, görevde oldukları süre içerisinde bulundukları makam ve görevlerine ilişkin unvanlarını kullanarak, beyanat vermeleri, yazı yazmaları veya açıklamada bulunmaları halinde ceza alacakları” şeklindeki değişiklikle getirilmek istenmesiyle ortaya çıktı.

Aslında yasa taslağının büyük bir çoğunluğu görevdeki subay, astsubay ve uzman personelle ilgili ve yerinde değişikliklerdir. TSK personelinin kimlik, görev veya faaliyetlerinin MSB’ce yetki verilen durumlar hariç radyo, televizyon, internet, sosyal medya, gazete, dergi, kitap ve diğer tüm medya araçları ile her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim araçları vasıtasıyla yayınlanması veya açıklanmasının yasaklanmasıyla ilgilidir.

Ancak askeri strateji ve güvenlik politikalarının mutfağında yetişen ve gerektiğinde edindiği tecrübeleri paylaşmak isteyen emekli askerlere kontrollü konuşma ve yazma şartı getirilecek olması otoriter rejimleri hatırlatmaktadır. Batı’da ve Doğu’da, Türkiye’dekinin aksine devlette uzun yıllar çalışan “Veteran” subay/komutanların bir kısmı emekliliğinde de düşünce kuruluşlarına değerler katar. Yani edinilen bu engin tecrübe “Varlık içinde yokluk çekmek” istercesine bir kenara bırakılmayıp, aksine azami derecede yararlanma düşüncesi hâkimdir.

Genelkurmay veya en azından kuvvet komutanlıkları karargâhlarında görevlendirilmiş, harp akademisi (kurmay) eğitimi almış subay ve komutanların bilgi ve deneyimlerini bir kalemde silip atmakla kim ne kazanacaktır? Haa tasarıyı hazırlayanlar şu konuda haklı olabilirler: Ne yazık ki Türk TV kanallarında sabah akşam, bırakın Genelkurmay’ı, kuvvet karargâhlarında bile çalışmamış, hiçbir milli plana veya NATO planlarına vakıf olmayan, hatta emekliliğinde akademisyen vasfı bulunmayanlar bile eline aldığı çubuğu harita üzerinde sallamaktadırlar. Bu nasıl “Güvenlik politikaları uzmanı” olduğu anlaşılamayan kişiler gereksiz hamasi konuşmalarından ve stratejik seviyeyi göremeyişlerinden anlaşılmaktadır. Mesela İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin kazayla ölümü üzerine günlerce TV kanallarında komplo teorileri ürettiler. Oysa belirtilen şartlara uyan subay/komutanlar neyi/ne zaman konuşacaklarını bilirler.

Durumu biraz daha kişiselleştirelim: 2004 yılında kurmay albaylıktan emekli olmuş, emekliliğinde de güvenlik politikaları üzerinde akademisyenlik yapmış biri olarak MSB’den izin almaya neden ihtiyaç duyacağım? Ulaştırma Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı gibi yerlerde görev alanların emeklileri ile milletvekilliği yapanların konuşması serbest iken, emekli askerin konuşması neden yasaklanmak isteniyor? Sonuç olarak TSK emeklileri, bu sayılan zevattan daha mı az güvenilir? Sayın Milli Savunma Bakanı Yaşar Paşa da böyle mi düşünüyor? Eğer böyle ise içinde emekli orgeneral/korgeneral bulunan arkadaşlarına sormuş mudur? Sormadıysa sormasını rica ediyoruz.

——————————————

Kaynak:

https://www.worldofturkiye.com/askeri-ceza-kanununda-degisiklikle-emekli-askerlere-susma-yasagi-mi/

[i] Güvenlik Politikaları Uzmanı,

Yazar
Kırmızılar

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen