Orgeneral Fahrettin Altay

Tam boy görmek için tıklayın.

Devlet Adamı Komutan
(1880-1974)

Orgeneral Fahrettin Altay, 24 Aralık 1880 tarihinde İşkodra’da dünyaya gelmiştir. Ailesi Fahrettin Babası Piyade Albay İzmirli İsmail Bey’dir. Babasının ailesi İzmir/Urla’da yaşamıştır. Dolayısıyla Fahrettin Altay İzmirlidir. Babası İsmail Bey Bursa Askeri Lisesi mezunudur. Mekteb-i Harbiye’yi 1869’da bitirerek Piyade teğmeni olmuştur. Harbiye Nazırı’nın yaverliğini yapmıştır. Yüzbaşı rütbesinde iken İşkodra’ya tayin edilmiştir. Burada iken Manastırlı Emekli Yarbay İbrahim Bey’in kızı Hayriye Hanım ile evlenmiştir. Bu evlilikten İşkodra’da Fahrettin Altay dünyaya gelmiştir. Fahrettin Altay 6 yaşına gelince okula başlamıştır.

Babasının Mardin’e tayin edilmesi üzerine Diyarbakır’a gelmiş ve ortaokula burada başlamıştır. Babasının Albay rütbesi ile Erzincan’da 4. Ordu’ya tayin edilmesi üzerine tahsilini Erzincan Askeri Rüştiyesi’nde tamamlamıştır. Erzurum’da da askeri liseye kaydolmuştur. Erzurum Askeri Lisesi’nde üç yıllık lise eğitimini tamamladıktan sonra 14.03.1897 tarihinde İstanbul’da Harp Okulu’na kaydolmuştur. Üç yıllık Harp Okulu eğitimini başarı ile tamamlayarak okul birincisi olarak 1899 yılında mezun olmuştur. Okul birincisi olması hasebiyle kurmay sınıfına ayrılmıştır. Ordu saflarına 17 Ocak 1900 tarihinde Teğmen (Mülâzım-ı sânî) olarak katılmış ve 2 Şubat 1901’de üsteğmenliğe (mülâzım-ı evvel) terfi etmiştir. Üç yıllık Harp Akademisi eğitiminden sonra 06 Aralık 1902 tarihinde yüzbaşı rütbesiyle sınıfının altıncısı olarak mezun olmuştur.

Kurmay yüzbaşı rütbesi ile Erzincan’da 4. Ordu 1. Şubeye tayin edilmiştir. Zamanın askerî kurallarına göre kurmay yüzbaşılar piyade, süvari ve topçu sınıflarında sekizer ay bölük komutanlığı yaptıktan sonra kurmay olurlardı. Fahrettin Altay topçu bölük komutanlığını Erzincan’da, piyade ve süvari bölük komutanlığını da Diyarbakır’da tamamlamıştır. 9 Mart 1904te kurmay kıdemli yüzbaşı; 24 Aralık 1904’de de kolağası (önyüzbaşı) olmuştur. 1906 yılında Diyarbakır’da tümen kurmay subaylığı yapmıştır. 20 Mart 1906’da İran Hudut Komisyonu kurmay subaylığına atanmıştır. 4 Nisan 1909’da kurmay binbaşılığa terfi ederek 76. Alay 2. Tabur Komutanlığı’na tayin olunmuştur. Bu görevde iken 19 Nisan 1909’da Dersim ve çevresinde bulunan Aşiret Alaylarının sayıca azaltılmaları ile görevlendirilmiştir. Makedonya’da 3. Orduda bulunan Enver (Paşa) ve Hafız Hakkı (Paşa) beylerle sınıf arkadaşı olması münasebetiyle ara sıra mektuplaşmaktadır. Bu mektuplaşmalarda geçen memleket ahvaline dair bazı hususlardan dolayı Bitlis’e sürgüne gönderilmiştir. Bu sıralarda babası da Bitlis’e sürgüne gönderilmiştir. Burada ailece sürgün hayatı yaşamışlardır. Meşrutiyetin ilanı (1908) ile birlikte bu durumdan kurtulmuşlardır. 17 Mayıs 1910’da Erkân-ı Harbiye-i Umumiye 1. Şubesine atandı. 1912 yılında Büyükçekmece’de Donanma Komutanlığı emrine tayin edilmiştir. İstanbul’da eski Van Valisi Podgoriçalı Tahir Paşa’nın kızı Münime Hanım ile 1912 yılında evlenmiştir. Bu evlilikten bir kızı ve bir de oğlu dünyaya gelmiştir.

Balkan savaşlarından başlayarak Milli Mücadele sonuna kadar ömrünün on yılı cephelerde geçmiştir. 31 Ocak 1913’te Balkan savaşları sırasında Başkomutan Ahmet İzzet (Furgaç) Paşa’nın karargâhına kurmay binbaşı olarak tayin edilmiştir. Ateş hattını ilk defa burada gördüğünü hatıralarında yazmaktadır. Edirne’nin Temmuz 1913’te kurtarılışı sırasında Kur. Bnb. Fahrettin Bey, Aşiret Süvari Tugay Komutanlığına atanmıştır. Kasım 1913’te sırasıyla 4. Kolordu’ya, Genelkurmay 3. Şubesine, Genelkurmay 1. Şubesine, Anadolu Demiryolları Komiserliğine, Harbiye Nezareti emrine ve 1.Fırka Komutanlığı karargâhına atanmıştır.

Birinci Dünya Savaşı için seferberlik ilan edilince yarbay rütbesi ile 20 Ekim 1914’te Tekirdağ’da bulunan Yanyalı Esat Paşa’nın (Bülkat) komutanı olduğu 3. Kolordu Kurmay Başkanlığı’na tayin edilmiş ve kısa süre sonra 29 Kasım 1914’de de kurmay yarbaylığa terfi etmiştir. Çanakkale Boğazı tehdit altına girince 3. Kolordu Karargâhı Gelibolu’ya gönderildi. Fahrettin Altay, 25-26 Nisan 1915’te Seddülbahir, Anafartalar, Arıburnu, Conkbayırı muharebeleri sırasında kolordu kurmay başkanı idi. Savaş sırasında Mustafa Kemal Bey’de 3. Kolordu’ya bağlı 19. Tümen Komutanı idi. Fahrettin Altay hatıralarında, 19. Tümen karargâhının kurulduğu yere “Kemâl Yeri” ismini Kolordu Komutanı Esat Paşa ve Yarbay Mustafa Kemal Bey’e kendisinin teklif ettiğini ve teklifinin kabul edildiğini yazmaktadır. 

Birinci Dünya Savaşı’nda Harbiye Nezareti Müsteşar yardımcılığı, Askerî Protokol memurluğu gibi görevlerden sonra  14 Aralık 1915’de kurmay albay olmuştur. Tümen Komutanlığını olarak Albay rütbesi ile Suriye-Filistin cephesinde ve Şeria Muharebelerinde savaşa katılmıştır. Mütareke döneminde Suriye Cephesi’nde 3. Kolordu ve 12. Kolordu Komutanlığına tayin edilmiştir.

Fahrettin Paşa Kurtuluş Savaşı’nda Ekim 1920’de Gediz Taarruzu ve 23 Mart-4 Nisan 1921’de II. İnönü Muharebeleri sırasında Batı Cephesi Komutanlığı’na bağlı olarak 12. Kolordu Komutanlığı yapmıştır. Aslıhanlar ve Dumlupınar muharebeleri sırasında Güney Cephesi Komutanlığı’na bağlı olarak yine 12. Kolordu Komutanlığı’na atanmıştır. 13 Temmuz 1921’de 15. Tümen ve 14. Süvari Tümenlerinden Albay Fahrettin (Altay) komutasında 5. Grup teşekkül ettirildi. 5. Süvari Grup Komutanı olarak Sakarya Meydan Muharebesi’ne katılmıştır. Bu sırada gösterdiği yararlıklardan dolayı 12 Eylül 1921’de Mirlivalığa (Tuğgeneral) terfi ettirildi. Bu durum Başkumandan Mustafa Kemal, Genelkurmay Başkanı Fevzi (Çakmak) ve Garp Cephesi Komutanı İsmet (İnönü) imzasıyla kendisine bildirilmiştir. Yazıda “muharebe meydanlarında sebk eden (geçen) fevkalade hizmet ve fedakârlığınızı takdiren rütbenizin mirlivalığa terfiini tebrik eder ve ordumuzun sizin gibi değerli kumandanları ile müftehir olacağını arz ve temin eyleriz” denilmektedir. Fahrettin Bey’in terfii, Batı Cephesi Komutanı İsmet imzasıyla   ordu günlük emri ile “Mangal Dağı’nın işgali ve düşmanın takibi sureti ile fevkalade hüsnü idare ve cesaret ibraz ettiklerinden rütbesinin Mirlivalığa terfi ettirildiği” şeklinde askeri birliklere bildirilmiştir. Süvari kolordu komutanı olarak Büyük Taarruz’a katılmıştır. İsmet İnönü hatıralarında 5.Süvari kolordusunun dört tümenden müteşekkil, her türlü silahı ve topu ile mükemmel bir kıta olduğunu; hatta bu kolordunun mükemmellik derecesini anlatmak için “Mohaç’tan sonra en büyük süvari kuvveti” diye yazmaktadır. 9 Eylül 1922 de İzmir’ in kurtuluşunda  şehre ilk askerler bu süvari kuvvetleridir.

30 Ağustos 1926’da orgeneral, ardından 22 Kasım 1933’te de I. Ordu Komutanı olmuştur. 17 Aralık 1943’te Yüksek Askeri Şura üyeliğine atanmıştır. 14 Temmuz 1945 tarihinde de yaş haddinden emekliye ayrılmıştır. Askeri hayatında on yıl 2. Ordu, on yıl da 1. Ordu komutanlığı yapmıştır. Böylece toplam 48 sene 4 ay 12 gün fiili hizmetten sonra askerlikteki hizmeti sona ermiştir.

Katıldığı Savaşlar: Balkan Savaşları, 29.11.1912-29.09.1913; Birinci Dünya Savaşı, 29 Ekim 1914-31 Ekim 1918; İstiklâl Savaşı, 15 Mayıs 1919-23 Ağustos 1923. Bu görevlerinden dolayı harp zammı almıştır. Ayrıca 02 Ağustos 1909-16 Eylül 1909 tarihleri arasında Dersim’de görev yaptığından dolayı Kısmî Seferberlik Şark Mıntıka zammı da almıştır.

Nişan, Madalya ve Takdirnameleri: Alman İkinci Dereceden Krom Nişanı, Bronz ve Demir Salip Nişanı, Muharebe Gümüş İmtiyaz Madalyası, Avusturya Liyâkat-ı Askeriye Nişanı, Muharebe Altın Liyâkat Madalyası, Afganistan Nişanı, TBMM. tarafından da Kırmızı Yeşil Şeritli İstiklal Madalyası ve takdirname ile ödüllendirilmiştir.

Askerî görevleri sırasında aynı zamanda siyasî hayata da atılmıştır. 1. Dönem (1920-1923) Mersin milletvekilliği yapmıştır. 2. Dönem (1923-1927) İzmir milletvekili seçilmiştir. 30 Ekim 1924’te milletvekilliğinden istifa etmiştir. Atatürk’ün isteği ile siyaset yerine ordu komutanlığı görevinde kalmayı tercih etmiştir. Emekli olduktan sonra yeniden siyasete dönmüş ve 8. Dönem (1946-1950) Burdur milletvekilliğine seçilmiştir. 1950 yılında milletvekilliğinin sona ermesiyle aktif siyasetten çekilmiştir.

İstanbul Emirgân’daki evinde gece kalp yetmezliğinden 26 Ekim 1974 Cumartesi günü 94 yaşında vefat etmiştir. Cenazesi, Şişli Camii’nde 28 Ekim Pazartesi kılınan namazdan sonra askerî merasimle Aşiyan’daki aile mezarlığına defnedilmiştir. Yıllar sonra Aşiyan Mezarlığı’ndaki naşı 25 Ekim 1988’de Devlet Mezarlığı’na nakledilmiştir.

Fransızca ve Almanca bilmekten Fahrettin Altay Paşa meslekî ve kültürel konularda bazı eserler de yazmıştır. Eserleri şunlardır:

1.On Yıl Savaş (1912-1922) ve Sonrası, İstanbul 1970.

2.İstiklâl Harbimizde Süvari Kolordusu, İnsel Kitabevi, (İlk Tabı 1925) (baskı tarihi yok), İstanbul.

3.I.Dünya Harbi’nde Cereyan Eden 3. Gazze Muharebesine Dair Verilen Konferans.

4.III. Gazze ve Kudüs Savaşları Hatıraları.

  1. İmparatorluktan Cumhuriyete: Fahrettin Altay Paşa Anlatıyor: İmparatorluk, İttihat ve Terakki, Cumhuriyet “1902-1938 Üç Devrin Galerisi”(Hazırlayan: Taylan Sorgun), Kamer yayınları, İstanbul 1998.

6.Atatürk, Din ve Laiklik, “Dindar Atatürk”, Menteş Kitabevi, İstanbul 1968.

7.İslâm Dini, Ölçülü Yayınevi, İstanbul 1959.

8.“Türkiye İstiklâl Muharebatında Süvari Kolordusu’nun Harekatı, (yayınevi yok), Konya 1341(1925). /

KAYNAK: Atatürk Ansiklopedisi, yazar: Hamit PEHLİVANLI

HAZIRLAYAN: Mehmet Memiş,(E) öğretmen.

Yazar
Kırmızılar Tarih

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen