Hatırlatalım: Manastır'da, at ağzında kaç diş olduğu tartışılıyormuş. 'Aristo'nun filânca kitabına göre şu kadar, falanca kitabına göre bu kadar' sözleri havada dolaşırken, manastıra yeni girdiği ve henüz 'şablon'a esîr olmadığı, beyni yıkanmadığı anlaşılan bir genç râhip, 'kendimiz gidip de atın dişlerini saysak' diyecek olmuş; vay sen misin öyle diyen, 'Aristo, zamânında saymış ve yazmış, sen kim oluyorsun atın dişlerini tekrar sayacak?' denilerek azarlanıp manastırdan koğulmuş. Aynı Ortaçağ'da, Hanefî Mezhebnin kurucusu İmâm A‘zam'a, atın kaç ayağı olduğu sorulduğunda, atından inip, atın bacaklarını saymış ve öyle cevap vermiş. Hepimiz gibi, o koca müctehid de atın kaç ayağı olduğunu biliyordu, komiklik de yapmıyordu; 'tahkîk' uyguluyordu. Bizim 'aydın' tipimiz, bunu bilmez, Avrupa'daki skolastik zihniyetin İslâmda da olduğunu zanneder. Avrupa'da Ortaçağ'da Feodalizm vardı ya, bizde de olduğunu zanneder, köy ağalığından, ağzını doldura doldura 'Feodal Düzen' diye söz eder. Köy ağalığının iyi bir vâkıa olup olmadığı ayrı konu; Feodal Düzen'de, halk, toprağa bağlı 'serf'tir, o toprak parçası satıldığında, çiftlik hayvanı imiş gibi, sâhip değiştirir. Halktan birinin kızı evlendiğinde, ilk gecesini kocasıyla değil, 'Feodal Lord'la geçirmek zorundadır, buna latince 'jus primae noctis' (ilk gece hakkı) denilmektedir. Osmanlılar zamanından kaldığı anlaşılan, birkaç köyün sâhibi olmak meselesine gelince: Osmanlı'da, 'kılıç tımarı' olarak sipâhiye verilen belli sayıdaki köyün tarlaları, bahçeleri, o beyin sâhip olduğu 'malı' değildi; sâdece, o tarlaların, bahçelerin vergisini, Devlet adına toplar, karşılığında, tam techîzatlı belli sayıda asker besler, savaşa hazır bulundururdu. Evlenen kızın nâmûsuna, öyle 'resmen', 'hak olarak' tecâvüz rezâleti şöyle dursun, Sipâhî, o yöre halkının, can, nâmus ve mal güvenliğinden sorumlu idi!
Aydın Yabancılaşması
- Ayrıntılar
- Mehmet MAKSUDOĞLU tarafından yazıldı.
- Kategori: Güncel yazılar
Hatırlatalım: Manastır'da, at ağzında kaç diş olduğu tartışılıyormuş. 'Aristo'nun filânca kitabına göre şu kadar, falanca kitabına göre bu kadar' sözleri havada dolaşırken, manastıra yeni girdiği ve henüz 'şablon'a esîr olmadığı, beyni yıkanmadığı anlaşılan bir genç râhip, 'kendimiz gidip de atın dişlerini saysak' diyecek olmuş; vay sen misin öyle diyen, 'Aristo, zamânında saymış ve yazmış, sen kim oluyorsun atın dişlerini tekrar sayacak?' denilerek azarlanıp manastırdan koğulmuş. Aynı Ortaçağ'da, Hanefî Mezhebnin kurucusu İmâm A‘zam'a, atın kaç ayağı olduğu sorulduğunda, atından inip, atın bacaklarını saymış ve öyle cevap vermiş. Hepimiz gibi, o koca müctehid de atın kaç ayağı olduğunu biliyordu, komiklik de yapmıyordu; 'tahkîk' uyguluyordu. Bizim 'aydın' tipimiz, bunu bilmez, Avrupa'daki skolastik zihniyetin İslâmda da olduğunu zanneder. Avrupa'da Ortaçağ'da Feodalizm vardı ya, bizde de olduğunu zanneder, köy ağalığından, ağzını doldura doldura 'Feodal Düzen' diye söz eder. Köy ağalığının iyi bir vâkıa olup olmadığı ayrı konu; Feodal Düzen'de, halk, toprağa bağlı 'serf'tir, o toprak parçası satıldığında, çiftlik hayvanı imiş gibi, sâhip değiştirir. Halktan birinin kızı evlendiğinde, ilk gecesini kocasıyla değil, 'Feodal Lord'la geçirmek zorundadır, buna latince 'jus primae noctis' (ilk gece hakkı) denilmektedir. Osmanlılar zamanından kaldığı anlaşılan, birkaç köyün sâhibi olmak meselesine gelince: Osmanlı'da, 'kılıç tımarı' olarak sipâhiye verilen belli sayıdaki köyün tarlaları, bahçeleri, o beyin sâhip olduğu 'malı' değildi; sâdece, o tarlaların, bahçelerin vergisini, Devlet adına toplar, karşılığında, tam techîzatlı belli sayıda asker besler, savaşa hazır bulundururdu. Evlenen kızın nâmûsuna, öyle 'resmen', 'hak olarak' tecâvüz rezâleti şöyle dursun, Sipâhî, o yöre halkının, can, nâmus ve mal güvenliğinden sorumlu idi!
Yazar Hakkında:

Mehmet MAKSUDOĞLU
Mehmet Maksudoğlu, Eskişehir’de Kırım kökenli bir âile içinde doğdu. İnkılâp İlkokulunu, Eskişehir Lisesini ve Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesini bitirdi. İzmir İmam-Hatîp Lisesi’nde Meslek Dersleri Öğretmeni olarak Arapça, Farsça, İngilizce ve Hadîs öğretti. Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde İslâm Târihi Asistanı oldu. Tunus’ta doktora tezi ile ilgili malzeme topladı, dilbilgisini bildiği Arapça'nın pratiğini yapmak imkânını buldu. Dördüncü sınıfına kabûl edildiği Burgiba Yaşayan Diller Enstitüsü Arapça Bölümü’nü bitirdi. Türkiye’ye dönüp İstanbul, Başbakanlık Osmanlı Arşivinde belge inceledi. "Tunus’ta Osmanlı Hâkimiyeti" konulu doktorasını verdi. İngiltere’de, University of Cambridge’de Faculty of Oriental Studies’de Türkçe öğretti, orientalistlerin nasıl yetiştirildiklerini gördü. Türkiye’ye dönüp Diyânet İşleri Başkanlığına bağlı olarak İzmit, Ankara ve İstanbul’da vâizlik yaptı. Marmara Üniversitesi'nde 1983 yılında Yardımcı Doçent, 1986 da Doçent ve 1995 yılında Profesör oldu. İzinli olarak gittiği Malezyadaki International Islamic Universty’de 4 yıl (1991-95) Târih ve Medeniyet Bölümü başkanlığı yaptı, Osmanlı Târihi öğretti. Orada iken yazdığı Osmanlı History adı geçen üniversite tarafından bastırılıp (1999) textbook olarak kullanıldı. Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde bir yıl daha öğretim üyeliği yaptıktan sonra Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi kurucu dekanı olarak Eskişehire gitti. 2004-2005 öğretim yılında izinli olarak gittiği Kazakistan’ın Türkistan Beldesindeki Hoca Ahmed Yesevî Milletlerarası Türk-Kazak Üniversitesinde, Hollanda Rotterdam Milletlerarası İslâm Üniversitesinde bir dönem öğretim üyeliği yaptı.
Yazarın diğer makalelerinden:
- Dünya Tarihinde Dönüm Noktaları
- Kendimize Yabancılaşma
- Yabancılaşma
- Kültür İstilâsı
- Bakınız
- Kendi Kelimelerimizle Düşünmek
- Kafa Karışıklığı
- Dilimiz
- Adın Ne ?
- Osmanlılar Emperyalist mi idi ?
- Yabancı Dil Öğretimi
- İnşa - Kompozisyon
- Tarih Bilinci
- Türkçemiz
- Ayakların Yan Basir
- Kırım’dan Rusyanın El Çekmesi İsteniyorsa
- Valery'den Al Haberi
- İngilizce'nin Alfabesi Değişmelidir
- Hz. Nûh'un Gemisi Ağrı'da mı, Cûdî' de mi?
- Osmanlıca Öğretimi
- Osmanlı Padişahlarının Haccı Meselesi
- Osmanlıyla İlgili Yanlışlar / FETİH
- Gurûr
- Osmanlıyla İlgili Yanlışlar / FEODALİTE
- Din İstismârı
- Osmanlıyla İlgili Yanlışlar / HÜMÂYÛN, RA‘İYYET
- Osmanlıyla İlgili Yanlışlar / İMPARATORLUK - 1
- Osmanlıyla İlgili Yanlışlar / İMPARATORLUK - 2
- Bizans Uydurması, Yalanı
- İstanbul’un Fethi - Yanlışlar
- Nasreddîn Hoca’nın Saz Çalışı
- Turizm Hakkında Bir Görüş
- Tatarlar Kimdir?
- Taraklı’daki Bakkal
- Osmanlı Devletinin Kuruluş Tarihi : 1289 (1299 Veya 1302 Değil!)
- Kelimelerin Düşündürdüğü
- Türklük Kimliği ve İslam
- Eğitime Çözüm
- Burası Türkiye mi?
- 'Nüfûs Plânlaması' Aldatmacası
- Osmanlı Bir İmparatorluk muydu ?
- Pontus Meselesi
- Rûm Kadın
- Ekümenik Patrik Ne Demek?
- Eğitim - Öğretim
- Mârifet İltifâta Tâbidir
- Günü Kurtarmak
- Yanlışlık mı Oldu ?
- Kültür Emperyalizmi Altında Biçimlenmiş Kafaları Uğraştıran Meseleler: Ulusalcılık
- Yanlış İliklenen Düğme: Tanzîmât
- Şuûrun Merhaleleri
- Mevlânâ'ya Dâir
- Kutsal Yağ
- Meâlcilik
- Maalesef Türkler – Beyaz Türkler – Çakma Türkler
- Laiklik Üzerine
- Zincir Senin Zihninde
- Ortaçağ Karanlığı (!)
- Kardeş Katli (Fratricide)
- İnsan Yetiştirme
- İşgal Altında
- Baştacı Edilen İftira
- Doğubilimcilk (Orıentalısm) Emperyalizmin Keşif Kollarıdır
- 'Nüfûs Plânlaması' Aldatmacası
- Tarih Bilinci
- Kelimelerin Rûhu
- Susturucu, Öz, Kesin Cevap
- Kültür İstilâsının Şâheser Ürünü: Cumhûriyet Aydını
- Ekümenik Patrik Ne Demektir ?
- Türkiye ve Ötesi
- Sömürge Aydını
- Eğitimimiz Nasıl Olmalıdır?
- Eğitimimiz Nasıl Olmalıdır?
- Durum - 1
- Durum 2
- D u r u m 3
- Öğretim-Eğitim Deyince …
- Türk Büyükelçisi Helena
- Küp İçindekini Sızdırır
- Tersine Göç
- Öyle Savrulmuşuz Ki…
- Sosyal Bı̇lı̇mlerde Doktora Tehlı̇kesı̇ Fazlurrahman’ın Ayağının Kaydığı Yer
- Yabancı Dil Çılgınlığı
- Şı̇şede Durduğu Gı̇bı̇ Durmuyor Kı̇tapta Yazıldığı Gı̇bı̇ Kalmıyor
- Modern Bâzı İlâhiyatçılar
- Is Might Right?
- Çöken Binalar… Kafa Karışıklığı… Hangisi daha tehlikeli?
- Televizyonlardaki Bazı Tartışmalar
- Batı’nın Ölümü
- Totaliter Rejim ve Aydın
- Cizye
- Okul Kı̇tapları
- Sûriyeliler Konusu: Katmerli Yanlış
- Emperyalizmin Ürünü Sömürge Aydını
- Oryantalist Anlayış - I
- Oryantalist Anlayış - 2
- Atın Dişleri - Oryantalist Anlayış 3
- Oryantalistlerin Sorumluluğu
- Oryantalistler 5: Dil’in Önemi
- Hiç Şaşırmadım
- Ah Şu Türkler !
- Türkiye Nasıl Zayıflatılır ve Yok Edilir ? - 1
- Doğubı̇lı̇mcı̇lk (Orientalism) Emperyalı̇zmı̇n Keşı̇f Kollarından Bı̇rı̇dı̇r
- Türkiye Nasıl Yıpratılır?
- Sömürge Aydını Zihniyeti
- Cambridge’de Câmi Açılışı
- Kültür İstilâsı
- Kırım Tatarcasının Türk Lehçeleri Arasındaki Yeri Ve Önemi
- Kahraman Selmân
- Tatarlar Kimdir?
- Kendimizin Farkındamıyız?
- İbret Almasını Bilmek
- Târihin Yeniden İnşâsı
- Tarih Bilgisi ve Bilinci
- Dinde Reform: Batı Uygarlığının İflâsı ve Biz
- Sosyal Bilimlerde Doktora Tehlikesi Fazlurrahman’ın Ayağının Kaydığı Yer
- Ölçüsüzlük Gereken Cevabı Bulmayınca Cinnet Normalleşir
- Tercüme Tehlikesi
- Er Kişi Niyyetine
- Mobilya sâdece mobilya değildir!
- ‘Duruş’ Kaybı
- Sömürge Aydını Kafası
- Ölçü: Yurdumdan İnsan Manzaraları
- Ö l ç ü - Davranış, Karakterden Bir Kesittir
- Ö l ç ü - Biz Çok Zenginiz!
- Efeler’in Altı Mı Oyuluyor?
- Ceza Caydırıcı Olmalıdır
- KUR’ÂN Nasıl Anlaşılmalıdır?
- Oryantalistlerin Maskaralıklarından Birkaç Örnek
- Sâdece Bâzı İlâhiyatçılar Değil …
- Türkler ve İslâm Dîni
- Harem Ağası Mantığı
- A y d ı n
- Aydın Meselemiz
- Batı’daki Saçma İslâm Düşmanlığı
- Tarihi Tersine Çeviremezsiniz
- İmlâ Meselemiz
- Pompideo Efendi ve Patrikhâne
- Çarpık Turizm Anlayışı
- Aydınımızın Seviyesi
- Diplomalılarımız
- Ötüken mi? Ötken mi?
- Gönüllü Kölelı̇k
- İslâmın Çağdaş Yorumu
- State - Devlet
- Hümâyûn
- Bengü Taş- Bilgi-Fikir
- Kültür Kopukluğu
- Arapça Öğretimi
- Manzara
- Hellenistik Truva Atı
- Câmide Va’z Veren Papaz
- Kendimizin Farkındamıyız?
- Sümela Manastırı ve Patara’daki Deniz Feneri
- Çağ Kapatıp Çağ Açmak Mı? Yoksa Türk'ün Düşmanlarının Değirmenine Su Taşımak Mı?
- Yahya Kemal
- Taklîd Sömürge Aydını Zihniyeti
- Hrıstiyan Dervişler Arap Akınları Başlayınca Kapadokya’dan Kaçmışlar
- Sakıncalı Kelimeler
- “Profesörler Geçidi” Adlı Kitap Hakkında
- Türk Milliyetçileri İçin Milletler ve Halklar Meselesi
- Türkçe Düşünmek
- Yabancılaşma
- Günü Kurtarmak
- Kafalardaki Görünmez Ağlar
- Beşiktaş’taki Târîhî Çeşme
- Kültür İstilâsı, Böyle Bir Felâkettir
- Satılık Vatan Toprağı
- Attila İlhan’dan Bir Hâtıra
- Tengricilik Dini
- Halk Eğitim Merkezi Olarak Câmilerimiz
- Nasıl Müslümanız?
- Türkçemiz
- Batı Dünyâsının Osmanlı Korkusu
- Kültür Satın Alınamaz !
- Kendimize Gelmek Kolay Olmuyor
- İslâm Dayanışması Oyunlar Yarışması Nasıl Olmalıdır ?
- State - Devlet
- Dili Doğru Kullanmak
- Oryantalistlerin Bilim Değeri
- Ne Günlere Kaldık !!!
- Kof Uygarlığın Kâbusu
- Dil, Yalnızca Dil Değildir
- Türkiye’de Müslümanlar Hür Mü?
- Çağdaşlaşma
- Yine Dil Konusu
- Kısasta Hayat Vardır
- Sömürge Okulunda Öğretim
- Kalem Tüccarı
- Hz. Nûh’un Gemisi Ağrı’da Mı, Cûdî’de Mi?
- Laiklik
- Lâf Müslümanları
- Filmi, Ortasından Başlayarak Seyretmek
- Çözüm
- Türkiye, Yalnız Türkiye’den İbâret Değildir
- Kelimelerin Düşündürdükleri
- Kelimelerin Düşündürdüğü - 2
- Kelimelerin Düşündürdüğü - 3
- Kelimelerin Düşündürdüğü - 4
- Kelimelerin Düşündürdüğü - 5
- Filmi Ortasından Seyretmek
- Kelimelerin Düşündürdüğü - 6
- Türkiye, Göreve Hazır Mı?