Toplumda fikir Ayrılıkları

Odgurmuş:Bu gün toplumda birbirine tamamen zıt fikirler taşıyan insanlar var. Birinin görüşünü diğeri kabul etmezken, diğeri de ötekinin görüşlerini kökten ret yoluna gidiyorlar.

Ögdülmüş:Benim gördüğüm kadarıyla, çok genel hatlarıyla belirtmek gerekirse; Bu gün piyasada insanlarımız iki türlü fikir çarpışmasına şahit oluyorlar.

1-Milli ve manevi değerlere önem veren fikir hareketlerinde olduğu gibi

Müslüman Türk Milletimizi, Devlet-i Aliyye’nin devamı olarak gören. Devlet-i Aliyye’nin bir cihan devleti olması hasebiyle büyüklüğüne inanan, devletimizin idaresi altında bulunan çeşitli ırk ve dinden insanlara gösterdiği hoşgörüsüne, ihtişamına ve eserlerine inanıp değer veren. 

O açıdan bakan insanların savunduğu, milliyetçi, muhafazakâr,  milli ve manevi değerlere önem veren, milli ve manevi değerleri yaşamaya ve yaşatmaya çalışan, daha çok kuşatıcı,  toparlayıcı, kucaklayıcı, inancı sağlam, affedici, çözüm arayıcı, hoşgörülü,  hayırsever,  fakiri düşkünü gözeten,  başka birinin malında mülkünde gözü olmayan, şefkatle yaklaşan,  kimseler ve bu fikirleri savunanlar.

Ülkemize sığınan mültecileri ve Türkiye’nin yurtdışında yaptığı yardımları bu açıdan değerlendiren ve destekleyen görüş.

          Daha çok halkımızın çoğunluğunu teşkil eden bu düşüncelerin sahipleri Türk Milletinin büyüklüğüne inanır,  eski ihtişamlı günlerihasretle yâd eder ve milletin kendisine dönmesi halinde parlak bir geleceğin olmasınınönünde hiçbir engel olmadığını düşünür.

2- Genellikle,  sol fikir hareketlerinden her hangi birine mensup, biraz ulusalcı, biraz liberal takılan bir diğer gurup.

 Bozulmuş,  çözülmüş ve batı karşısında aşağılık duygusuna kapılmış, fikri olgunluğu oturmamış.

Geçmişimizden utanan, kendi değerlerinden uzaklaşmış, ne geçmişimizi tanıyan, ne geçmişte Devlet-i Aliyye’nin yaptığı işleri bilen. Hoşgörü ortamından, Devlet-i Aliyye ve diğer devletlerimizin başarısının altında yatan sırra vakıf olmayan bunun için bir çaba sarf etmeyen. Biraz Türk, biraz Avrupalı biraz Arap ama asla kendi olmayan, inancı genelde zayıf insanların savunduğu sert, hoşgörüsüz, asmaya, kesmeye, buyurmaya, itaat ettirmeye, imha etmeye dayanan bir diğer görüş ve bu görüşün sahipleri.

Sol fikir hareketlerine sempati duyan insanlarda bu gibi olumsuz düşünceler yaygın bir şekilde yaşamaktadır. Batılılaşma maceramızın başından beri, Batılılaşacağız diyerek kendi özünden kopan bu ve bunun gibi insanlar her konuda karamsardırlar.“Milletimizin adam olamayacağı”, “bizden hiçbir iyi şeyin çıkamayacağı”, “geri kalmışlığımız kaderimizdir” düşüncesini taşıyorlar. Kısa vadede de bu fikirlerden kurtulmaları mümkün görünmüyor. Çünkü içinde yaşadıkları Türk Milletinin ne farkındadırlar, nede Türk Milletinin büyüklüğünün. Milletin kafasında ve gönlünde yaşamakta olan milli kültür ve şuura da bu gibilerinin ulaşma imkânı gitgide azalmaktadır.

Konuyu özetlemek bakımından Büyük fikir adamı Prof. Dr. Erol Güngör’ün tespiti ne kadar önemli:

“….. Standart Türk münevverine göre din ancak geri kalmış halk kitlelerinin kültürünü temsil eder; münevverin vazifesi bu kültürün bir üyesi olmak değil, fakat onu ortadan kaldıramasa bile ıslah etmek, modernleştirmektir. Bu yüzden halk dindar,  münevver ise din reformcudur. Halkın genel kanaatine göre Türk Milleti dindar oldukça yükselmiş ve yücelmiş, dinden uzak kaldıkça da kudretini kaybetmiştir. Münevverin genel kanaatine göre ise Türk halkı dinin veya dini liderlerin tesiri altında kaldığı müddetçe gerilemiştir.” (  Erol Güngör, Türk Kültürü ve Milliyetçilik, Ötüken Neşriyat İst. 1978 s: 43)

Bu iki ayrı görüşe sahip insanlar cemiyette hayatiyetini birbirine rağmen ve mücadele halinde sürdürüyor.

Odgurmuş:Bu bahsettiğiniz iki ayrı fikrin sahipleri aşırıya kaçmamak şartıyla düşünce hürriyeti açısından değerlendirilebilir. Ama milli konularda hiç olmazsa aynı düşünceler etrafında birleşmek gerekmez mi?

Ögdülmüş:Çok haklısın sevgili kardeşim. İnsan olan ve aynı bayrak altında, aynı vatanda yaşayan ve en azından bazı değerleri paylaşmak ve aynı görüşler etrafında birleşmek gerekir. Hâlbuki ülkemizde bazı guruplar ve aykırı düşünce sahibi olan insanlar var ki, ülke savaşa girse düşman ülkeyi, Türkiye tökezlese diye can atan insanlar ne yazık ki var.

Elbet insanların, birey olmaları gereği değişik görüş ve düşünceleri olabilir bu çok normaldir. Fakat en azından milli meselelerde ortak hareket etmek, birlikte hareket etmek beklenebilir. Fakat ülkemizde bu ne yazık ki olmuyor, olamıyor.

Sözün Özü:

Her Fetret Dönemi bir Çelebi Mehmet’le noktalanarak yeni bir çığır ve çağ açmak fatih Sultan Mehmetlere nasip olmuştur… “Sen istersen tekrarı hayâl değildir.” Yeter ki Bilgi Çağı’nın gerekleriniyerine getirmek azim ve kararlılığını göster ve yeniden “Hüma Kuşu”nu yükseklerden uçur ve yükseklere seslendir.     

Yazar
Kenan EROĞLU

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen