23 Mart 2023

Şi’bu Ebî Tâlib’de bir avuç gözü yaşlı
Kesilmiş Pazar yolu Kureyş ulularınca
İnsanlar aç, köpekler ve binlerce karınca
Bekliyor pusu kurmuş onlarca eli taşlı
İnsaniyet Mekke’de dönüşmüş kine, hınca
Şu çölün vicdanını kapkara günler almış
Ya Allah ya Muhammed; dillerde tek ses kalmış

Bir avuç gözü yaşlı Şi’bu Ebî Tâlib’de
Yoklukla imtihanmış inanmanın bedeli
Üç yıl oldu son kervan yoldan geçip gideli
Sarılmış torununa ak sakallı bir dede
Kim gelir yardıma ki belki bir saba yeli
Zulüm tutmuş bir yönü, çile bir yöne dalmış
Ya Allah ya Muhammed; dillerde tek ses kalmış

Şi’bu Ebî Tâlib’de bir avuç gözü yaşlı
Sözlüklere o anda yazılmış sabır nedir
Zulüm ne işkence ne masuma kahır nedir
Hem gençler tükenmiş hem eli bastonlu yaşlı
Yalnızca îman tutar ayakta üç senedir
Kureyş’in kan çemberi günden güne daralmış
Ya Allah ya Muhammed; dillerde tek ses kalmış

Bir avuç gözü yaşlı Şi’bu Ebî Tâlib’de
Dost ile dost olmanın bin yıllık demi sanki
Hiçliği âdet kılan Kırkların cemi sanki
Turnalar kızıl başlı Şi’bu Ebî Tâlib’de
Tufan’dan kurtaracak bir kutlu gemi sanki
Bu çile Hak yolunu bilmeye bir kuralmış
Ya Allah ya Muhammed; dillerde tek ses kalmış
A.Yılmaz Soyyer

Yazar Hakkında:

Ahmet Yılmaz SOYYER

Ahmet Yılmaz SOYYER

A. Yılmaz Soyyer, 1960 yılında Konya’nın Ereğli ilçesinde doğdu. Annesi ve babası o henüz bebekken ayrıldıkları için annesinin yanında büyüdü ve dedesi 1924 Manastır muhacirlerinden Bektaş Ağa (Kaçar) tarafından yetiştirildi.
 

1974 yılında ülkücü oldu, teyzesinin eşi ve ülkücü hareketin Ereğli ve Konya’daki mühim isimlerinden tarihçi, Dr. Alaeddin Ceylan tarafından fikren eğitildi. Onun kütüphanesi ülkücülüğü bile bilmediği zamanlarda ortaokul 2. Sınıftayken keşfetmiş ve “Bozkurtların Ölümü”nden başlamak üzere zaten okumaya başlamıştı. Ülkü Ocakları henüz Menzil sakallılarının darbesini yemediğinden, Ereğli Ülkü Ocakları’na her ay TÖRE dergisi gelirdi. Yılmaz Soyer de çevresince sevilen bazı şiirler söylemekteydi. Bu arada lisede aruz veznini öğrendi, kullandı; kullanabildiğini anlayınca da klasik Türk edebiyatına derinliğine yöneldi. 

1977 yılında TÖRE dergisine birkaç şiir yolladı; derginin sahibesi Emine Işınsu hanımefendi bir mektup yollayarak kim olduğunu ve kaç yaşında olduğunu soruyordu. Çünkü şiirler imlâ hatalarıyla doluydu ve berbat bir yazıyla yazılmıştı. O sene Konya Ereğli Lisesi Marksistlerin eline geçtiği için bir sene okula gidemedi. Ertesi sene Ankara’ya Işınsu hanımla tanışmaya gidince orada kaldı, dergide çalışmaya başladı ve Ankara Atatürk Lisesine gitti.

TÖRE’de çalışıyor, Konya Öğrenci yurdunda kalıyordu.

Ankara İlâhiyat Fakültesi’ni kazandı.

Halen Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi İlhayita Fakültesi'nde öğretim üyesidir.

Yayınlanmış beş adet ilmi kitabı, iki adet romanı vardır.