Bütün vatandaşlar, kanun önünde eşittir; eşit hak ve yükümlülüklere sâhiptir.
Makamlar ve görevler, vatandaşlık bağı ve liyakat gibi kıstaslara göre belirlenir. Bu, ulus-devletin en temel özelliğidir.
Hak ve yükümlülükleri, makam ve görevleri, vatandaşların soyu-sopu ve inancına göre belirlemek, milletin ve devletin parçalanması sonucunu doğurur. Bu, Lübnanlaşmadır.
Millî birliğini kaybeden bir toplumda, kardeş kardeşi boğazlar. Lübnan, Irak, Suriye, Bosna ve Ruanda gibi ülkelerde yaşanan korkunç kardeş kıyımları, bunun en üzücü örnekleridir.
ABD Büyükelçisi Barak, “İsrail, bölgesinde ulus-devlet istemez” diyerek, baklayı ağzından çıkarmıştır.
İsrail, Araplarla başa çıkabileceğini 1948’den buyana onlarla yaptığı bütün savaşları kazanarak, göstermiştir.
Ancak, İsrail, Türkiye ve İran ile başa çıkamaz. Buna gücü yetmez.
İsrail’in, Türkiye ve İran ile başa çıkabilmesinin yegâne yolu, bu iki kadim ülkenin millî birliğinin parçalanmasıdır.
Türk ulus-devletini parçalamaya yönelik bütün çabalar, İsrail’in amacına hizmet etmektedir.
İsrail’in amacına hizmet eden bir kötülüğü bilinçli yapanlar hâin, bilgisizliği sebebiyle yapanlar gâfildir.
“Akılsız dost akıllı düşman” sözü boşuna söylenmemiştir.
Binlerce yıllık târihinde sayısız gâilenin üstesinden gelerek, varlığını devâm ettirmeyi başarmış olan Yüce Türk Milleti, bugün de içten ve dıştan yapılan darbeleri savuşturacak, târihî yolculuğuna devâm edecektir. Hâinler ve gâfiller, yaptıkları kötülüklerin utancıyla yaşayacaklardır.
Türk Milleti, Tanrı’nın ordusudur.
Türk Milleti, Tanrı’nın hizmetindedir.
Türk Milleti, iyiliğin yeryüzünde hâkîm kılınmasını, kötülüğün yeryüzünden kaldırılmasını, bütün insanlığın barış ve huzur içinde yaşatılmasını sağlama görevini üstlenmiş, bunu ilâhî bir görev olarak kabûl etmiştir.
Binlerce yıllık târihimiz, Türk Milletinin bu asil görevini lâyıkıyla yerine getirdiğinin, bu uğurda kanını sebil gibi akıttığının şâhididir.
Yüce Tanrı, “benim ordum” dediği Türk Milleti’nin koruyucusu ve yardımcısıdır.
Türk Milleti, bu sıkıntılı günleri de atlatacaktır.
Türk Milletine kötülük edenler, müstahaklarını muhakkak sûrette bulacaklardır.
Mustafa TEZEL