Bir Cennet Hayâli: Yedigöller

Yedigöller yeryüzüne gökyüzünden damlamış bir inci gibidir. Burası göğün yerle buluştuğu bir yer… Yedigöller bir cennet hayâli… Suların üzerinde kımıldayan dallar, bir belirip bir kaybolan sesler, görüntüler, ormanı tamamen dolduran gazeller, sesleriyle bu senfoniye katılan kuşlar sonbaharda Yedigöller’i, derinden derine hissedebileceğimiz, onu anlayabileceğimiz bir hâle bürüyor.

Baharda ve sonbaharda onun bize söyledikleri herhalde daha derin anlamlar ile gönle doluyor.

Sükûn ve huzur içinde ormanların arasında beliren göller ağaçların altın sarısı yapraklarıyla çevrelenmiş. Ağaçların dalları gökyüzünden süzülen ışık huzmelerini göğe aksettiriyor. Göllerin yüzeyinde ışıktan ve gökyüzünden bir renk cümbüşü belirmiş. Hayat bütün ihtişamını sonbaharda buradan giderken de sergilemekten geri kalmıyor. Güneş bazen bulutların ardından yüzünü gösteriyor.

Buraya yağmur henüz yağmış. Bense şimdi Deringöl’ün kıyısında bu satırları yazarken hemen üst tarafımdan gelen derenin sesini dinliyorum. İlhamım aynen o çağlayan gibi içimden gürül gürül akıyor. Yeryüzünde diyorum, ilhamı böylesine gür kaç mekân vardır?

Ağaçlar her biri üryan bir hâlde artık kışın gelişini bekliyor. Zaman zaman balıklar beliriyor suların üzerinde. İnsanlar bu nefis tabiatın tadını çıkarıyor. Kuşlar dereden gelen sesin müziğine iştirak ediyor. Dopdolu bir hayatiyet yaşanıyor burada ve ben şu serin sonbahar gününde bunu iliklerime kadar duyuyorum. Hem gölün etrafını kaplayan kahverengi yapraklar ve onlardan yükselen bu keskin ve hoş rayiha ile dur durak bilmeden akan dere bir insanın ilhamını gür, içini dingin, huzurunu derin kılmasın da ne yapsın! Deringöl gibi derinleşiyor huzurum. Yedigöller’in o nefis, o nezih, o insanı kuşatan ve kendine çeken iklimine dâhil oluyorum.

Ormanların gür sessizliği, göllerin dolu musıkisi beni alıyor ve doğanın kalbine doğru genişliyorum ben. Orman ve göller içimle buluşuyor. Sessiz bir kaynaşma oluyor aramızda. Bu yeryüzü cennetine gönülden bağlanıyorum. Bir ilham ile oluyor bu. Öyle ki, bu demde yanımdan geçip gidenleri bile duyamıyorum. Bir kendi hâlinde gelişen kendisizlik bu. Beni benden alan ve kendine ait kılan bu muhteşem doğaya bir insan bütün gönlüyle bağlı kalmasın da ne yapsın!

Yedigöller bütün tabii güzelliği ile aradığımız o derin huzur hâline sevk ediyor bizleri. Kalbimize dokunuyor. Saf ve çocukça kalmış duygularımızı kendine bağlıyor ve onları adeta yeniden canlandırıyor. Her seferde tabiatın ve mevsimlerin kendisine iyiden iyiye nüfuz ettiği Yedigöller gönlün derinlerine çekilmiş nice temiz ve dingin hisleri yeniden gün yüzüne çıkarıyor. Bu güzel doğanın bizden istediği de sanırım kendimizi onun saf ve derin güzelliğine bırakmaktır. Masmavi gökyüzünün altında, yağmur yağarken ve kar yeryüzünü örttüğü vakit bize nice tatlı duygular ilham ve hediye eden Yedigöller; her hâli, her mevsimi ile bir cennet hayâli olmaya devam ediyor. Böyle kalmasını istemek de sanırım onu seven her yüreğin en samimî duaları arasındadır.

Yazar
Yasin ŞEN

Bu websitesinde farkı kaynaklardan derlenen içerikler yayınlanmakta olup tüm hakları sahiplerinindir. Sitedeki içerikler atıf gösterilerek kaynak olarak kullanlabilir. Yazıların yasal sorumluluğu yazara aittir. Tüm Hakları Saklıdır. Kırmızlar® 2010 - 2024

medyagen